Kayıtlar

Temmuz, 2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Hazan

Hazan kadar hüzünlü bu şehir, Her paresi can havliyle ararken giden sevgilinin mesut suretini, Bulur, ahşaptan dolabın en yalnız köşesinde, Anlayacak gözlerden kaçan, Anlaşılmaktan korkan, Bakan gözlere hasım. Oysa bakan gözler buğulu, duman tüten denizinde Karalar bağlamış onsuz düşen her damla, Ve zerresinde toprak, düşen damlaya hasret, Öyle ki sanki aşka hasret. İşte giden sevgili kendinden emin, vakur, Ardında bıraktığı bu şehir, onu elbet unutur.

Mazinin Emaneti

Kapının girişinde bulunan koca çınarın gölgesinde onlarca kişinin çay içip güzel vakit geçirdiği bir alan… Heybeti bir kilometre öteden belli olan bu caminin hiçbir köşesi el değmemiş ve olduğu gibi hıfz ettiği eski dokusu ve kokusu… Kapıdan içeri girdiğinizde gölgesinde dinlenebileceğiniz yüksekçe binaların değil ağaçların bulunduğu geniş bir avlu… Kuş cıvıltılarıyla denizden gelip sizi sarmalayan serin rüzgâr… İnsan merkezli bir düzen… İskender Paşa Cami… Cami, hutbe okunması için minberi bulunan ve dolayısıyla Cuma namazı kılınan bir mekândır (Önkal; Bozkurt, 1993, s. 46). İslam geleneği olarak Müslüman nüfusa sahip her şehir ve mahalle Cumaları toplanmak için bir Cuma camiine sahip olmak zorundaydı (İnalcık, 1995, s. 312). Bu manada şehir yapılanmasında caminin önemi açıktır. Bir beldede Cuma namazının kılındığı bir selatin camisinin bulunması demek orada Pazar gibi iktisadi bir yapılanmanın da mevcut olduğunu göstermektedir (Bergen, 2020, s. 72). Bunun yanında camiler, idareci